YALOVA OLUM DİKKAT ET ÇARPMASIN !
 
  Ana Sayfa
  Ziyaretçi defteri
  yalova yol haritası
  güzel resimler(gül v.b)
  sevgi mesajları
  duyuru panom
  oyunlar1
  karikatürler
  ordu(gölköy'ün tarihçesi)
  şiirler
  güzel sözler
  KARACA OĞLAN'IN HAYATI
  İletişim
  ANADOLU'da bağlama kültürü
  uyak(kafiye)türleri
  bulmaca çözmenin yararları
  internetin yararları
  bebekresimleri
  özlü sözler
  ayrılık mesajları
  aşk şiirleri
  FENER BAHÇE MESAJLARI
  yemek tarifleri
  komik resimler
  RÜYA TABİRİ
  ***euro,dolar ve sterlin***
  parmak emen çocuklar
  kur'an nedir?
  oyunlar2
  röpörtajlar
  iletişim
röpörtajlar

 
Güler
 
Güler şu sıralar yepyeni bir albüm çalışması ile müzik marketlerde. Bizler de Powetürk haber ekibi olarak sanatçı ile bir araya gelip, hem albümü hem de müzik kariyeri hakkında konuştuk.

GÜLER BU SENİN İLK ALBÜMÜN DEĞİL. 2006 YILINDA BİR KAYIT DAHA YAYINLADIN, PEK ÇOK KONSERDE YER ALDIN. BU SEBEPLE SENİ YAKINDAN TANIYAN DİNLEYİCİLER VAR AMA MÜZİK GEÇMİŞİNİ BİR DE SENİN AĞIZINDAN DİNLEYELİM.


Ben 13 yıldır müzikle uğraşıyorum. 2006 yılının Eylül ayında “Sana En Güzel Şarkımı Yazdım” isimli bir albüm çıkardım piyasaya ama o albümden hoşnut kalmadım. Açık yüreklilikle bunu kabul edip ardından kendimi şu anda piyasaya çıkardığım albüme konsantre ettim. Oradaki videoklibi ya da şarkıların düzenlemelerini kendime uygun bulmadım ama işte şu an çok önemli olmayan sebeplerden dolayı da aslında o an için o albümü çıkarma durumundaydım. O benim için iyi bir tecrübe olmakla beraber şu anda piyasaya çıkardığım “Bu Kadar Yeter” isimli albüme konsantre olduk.

PEKİ YENİ ALBÜME NASIL KARAR VERDİN ? NASIL BAŞLADI ÇALIŞMALAR YENİDEN ?

2006 - 2007 yılı arası benim için sadece doğru ekibi kurma çabalarıyla geçti. Çünkü sahneye tek başınıza çıkmıyorsunuz ve bu büyük bir güç. Önce ekibi oturtup ardından da şarkıları kendi içime sinen düzenlemeleri ile yeniledik daha doğrusu ve sonra konserlerim başladı. İstanbul’da çeşitli rock mekanlarında konserler düzenledik. Bu arada yine ben aynı şikayetimden ötürü web sayfama şu an albümümde yer alan “Sevgilim Hoşçakal”ı, ön dinleme tadında koydum. İlk albümün şarkıları ve lanse ediliş biçiminden memnun olmadığım için benim kendimin kabul etmediği bir albümü insanlarında açıkçası kabul etmesini beklemedim ben ve dedim ki aslında Güler öyle değil işte böyle müzik yapıyor. Bu benim kendimi iyi hissetmek için yaptığım bir eylem. Web sitesine şarkımı koyduğum ilk gün 15.000 hit aldı. Açıkçası o kadar beklemiyordum, dedikodu çok hızlı bir iletişim aracı ama hani bir günde o kadar hızla yayılacağını beklemiyordum. Ardından şarkının tansiyonu o içimde kırılan dökülen şeyleri ve depresif ruh halini yavaş yavaş ortadan kaldırdı. “Sevgilim Hoşçakal” ile birlikte konserler serisi de başladı. Zaten zamanı gelmişti ve ikinci albüm için kolları sıvadım ben de ve işte ikinci albüm şimdi karşınızda.


BU ÇALIŞMADA KİMLER SANA DESTEK OLDU, NASIL BİR EKİPLE YOL ALDIN PEKİ ?

Deyim yerindeyse bu çok imece bir albüm oldu. Manevi anlamda fikir bazında çok fazla destekçim oldu benim. Bu zaman içerisinde tanıştığım ya da bu zaman içerisinde dostluklar kurduğum insanlar, yine hepinizin yakından tanıdığı isimler bunlar. Badem grubunun vokali Mustafa Kemal Öztürk çok ciddi anlamda çok büyük destek verdi ve artık albüme geçmemiz gerektiğini konuştuk ve başlayalım dedik. Dolayısı ile albüme konsantre olduktan sonra süreç çok uzun sürmedi, yani albüm neredeyse 2 ayda tamamlandı. Çünkü içerisinde 5 şarkı yer alacaktı ve şarkıların 4’ü hazırdı. Bir tane de sözü Sezen Aksu bestesi Uzay Hepari’ye ait olan “Adem Olan Anlar” isimli benim çok sevdiğim bir şarkıya yer vermiştim. Onu yeniden düzenlemek istedik ve Sezen Aksu da bize şarkıyı verdi. Benim için çok keyifli oldu bu süreç. Sadece benim ekip arkadaşlarım zaten stüdyo anlamında hep yanımdaydı. Prodüktörlüğünü ben üstlendim bu albümün, ikinci kez yanlış anlaşılma payesi bırakmak istemedim. Mustafa Kemal Öztürk benimle birlikte prodüktörlüğü paylaştı. Onun dışında bahsetmek isterim ki Badem grubu ve Gece Yolcularının fikir ve tecrübelerini aktarmaları konusunda da çok fazla yardımlarını gördüm. “Bu Kadar Yeter” isimli şarkının bir de konuk vokali vardı. O da Birol Namoğlu. Ona da albümün proje halindeyken fikir olarak götürdüğümüzde daha şarkıyı dinlemeden ben projede yer almak isterim dedi. Buradan kendisine teşekkür ediyorum.

HEM ALBÜM KAPAĞINDA HEM DE FOTOĞRAFLARDA ÇAMURLAR İÇERİSİNDE BİR KIZ GÖRÜYORUZ. NEDEN BÖYLE BİR KONSEPT TERCİH ETTİNİZ, GÖRSEL ÇALIŞMALARI KİMLE YAPTINIZ ?

Görsel konsept söz konusu ise, fotoğraflaırmızdan biraz bahsetmek istiyorum. Mehmet Turgut’la çalıştık. Kendisi benim büyük bir hayranlıkla fotoğraflarını takip ettiğim bir üstatdır ve benim yaşadığım süreci kısa ve öz bir şekilde ona ifade ettikten sonra senin konseptin belli zaten senin albüm fotoğraflarında seni simsiyaha boyayacağım seni hırpalayacağım izin veriyor musun dedi bana. Ben de tabiki izin veriyorum çünkü sen ne hissetiğimi çok iyi anlamışsın dedim. Gerçekten destek anlamında imece olsa da en stresli durumları benim tarafından karşılanan bir albüm oldu.



ÇALIŞMANIN KAYITLARI HAYLİ KISA SÜRMÜŞ. İŞLER YOLUNDA GİTMİŞ ANLAŞILAN ...

Kayıtları taş oda stüdyolarında aldık. 15-20 gün arasında, herşey ana hatları ile şekillenmiş oldu. Çünkü zaten stüdyoda herkes rol dağılımını aldıktan sonra eğer büyük özveri ile çalışıyorsa albüm okumaları çok keyifli ve kısa sürede tamamlanıyor. O yüzden çok aksiliğe maruz kalmadan herşeyi hallettik. Ben bir bahar albümü olmasını istiyordum, içinde savunduğu şey ne kadar depresif olsa da albüm şarkılarının ya da kartonete ve fotoğraflara kadar ne kadar depresif görünse de ben bir bahar albümü olmasını çok istedim.

KLİP PARÇASI İÇİN “SEVGİLİM HOŞÇAKAL”I TERCİH ETMİŞSİN. BİZE HEM KLİPTEN HEM DE PARÇADAN BİRAZ BAHSEDER MİSİN ?

Evet, kayıtlardan sonra sıra klibimize gelmişti. Çıkış şarkımız kendini en başında belli etmişti. Aslında hiçbir zaman şöyle düşünmedim. Hani internette biraz şöhret olan şarkıya klip çekelim gibi bir tutumum olmadı. Ama insanlar tarafından en bilinen şarkı o oldu ve bu şarkı kendi kaderini kendisi çizmişti aslında. “Sevgilim Hoşçakal”ın klip yönetmeni Burak Kolcu’dur ve o fotoğrafları ilk gördüğünde senin klipte nasıl olman gerektiğin de belli, klipte de seni yerle bir edelim ve sen klip boyunca arınmaya çalış dedi. Çünkü iki albüm arasında benim gerçekten depresif ve kendimi eve kapattığım bir sürecim oldu, bir şeylerden rahatsızlık duyup kendi içime kapandığım bir süreçti. O yüzden en iyi anlatan, -albümün ismi dahil “Bu kadar Yeter” - klip zaten otomatik olarak kendini belli etti. Klipteki kadın da yaşadığı şeylerden arınmaya çalışıyor. Klip güzel tepkiler aldı, bu da beni mutlu ediyor. Kilyos’da çekildi, bir gün sürdü çekimler. Sonrasında hemen lansman konserimizi yaptık ve klip dönmeye başldı. Sektöre nasıl girdiğiniz kadar bundan sonra ne yapacağınız da bence çok önemlidir. Şimdi bütün konsantrasyonu ikinci adımda ne yapmam gerektiğine harcıyorum.

PEKİ İKİNCİ ADIMDA NE YAPMAN GEREKTİĞİNE DAİR BİR TASLAK VAR MI KAFANDA ?

Sonraki adımda şu an kesinleşmese de bize gelen manevi baskılar –bunlar güzel baskılar tabi- “Adem Olan Anlar” için ikinci videoyu çekmemiz doğrultusunda. Çünkü şarkı tam anlamıyla güzel bir yeniden düzenleme. Çünkü üzerinde çok uğraştık ve armonik yapısını baştan başa değiştirip kendi tarzımıza uyarladık. Sezen Aksu’nun yorumladığı hali çok teatral ve çok keyifli bir halken ben onu kendi albüm konseptime oturttum. Ritmik ama deli gibi bağırıp çağıran bir kadının şarkısı oldu.

ANLAŞILAN İKİNCİ KLİP İÇİN FAVORİ ŞARKI “ADEM OLAN ANLAR”...

Eğer “Adem Olan Anlar”ın üzerindeki güzel tepki bu şekilde devam ederse, ikinci klip ona gelecek. Çünkü ben de ekstra bir istek duyuyorum o şarkıyı söylemek için. Şu an çalıştığım ekipten ve yönetmenden çok memnunum ama ikinci adımda kimlerle çalışacağımızı kalem kalem hesaplamadık. Ben biraz şuna inanırım, panik halinde dolaşmazsanız, sağda solda eyvah ne yapacağım diye,hayat sizi doğru yere akıtıyor. Kendi sürecime baktığımda onu görüyorum. “Adem Olan Anlar”a, kesin karar verilirse, niyeti iyi anlatan bir klip çekileceğinden hiç şüphem yok. Huzurlarınızda Sezen Aksu’ya bir kez daha teşekkür ediyorum gerçekten, şarkısını benimle paylaştığı için.

İKİNCİ ALBÜMDEN SONRA YAŞADIĞIN KENDİNİ ANLATAMAMA SIKINTISINI ATLATMAYI BAŞARMAN BENCE ÇOK ÖNEMLİ. PEK ÇOK GENÇ MÜZİSYENE ÖRNEK OLACAKTIR DİYE DÜŞÜNÜYORUM. BİRAZ BUNDAN BAHSEDER MİSİN?

Şöyle bir şey var, benim çıkardığım ilk albümü sahiplenecek, yeterki bir albümüm olsun mantığında düşünen birçok genç insan var ama benim sorunum çıkardığım albümden ziyade onun beni yansıtmamasıydı o sebeple ben hiçbir tanıtım yapmadım çünkü bana göre kendini hiç ifade etmemek yanlış ifade etmekten çok daha iyidir. Çekil kabuğuna, arın ve kendine gel daha sonra zaten sendeki potansiyel gerektiği kitleye ulaşacaktır deyip panik havasından kurtulup yoluma devam ettim. Başka şansım yok, arkama bakmanın tecrübe edinmek gibi bir getirisi oldu aslında. Neler yapmam konusunda değil ama neler yapmamam gerektiği konusunda bir hayli deneyimim oldu. Müzikal geleceğim adına bir kaygı yaşamıyorum. Çünkü inanarak bir iş yapıyorum bu çok önemi bir şey. İnandığım şeyin arkasında durmaya devam ediyorum.

İNTERNET SİTESİ AKTİF HALE GELENE KADAR MYSPACE SAYFANDAN DA DİNLEYİCİLER İLE İLETİŞİM HALİNDESİN. SİTE TAMAMEN YAPILANDIĞINDA SANIRIM EN GÜNCEL BİLGİLERİ BURADAN ALABİLECEĞİZ...

Albümün çıkış tarihi ile şenliklere katılamıyoruz ama Haziran ile Eylül içerisinde bazı festival ve organizasyonlarda yer alacağımızı söyleyebilirim. Dinleyiciler bunun takibini de internet sitesinden yapabilirler. İnteraktif bir ortam oluşturduk dinleyenlerimiz için, sık güncellenen bir site, her türlü gelişmeyi takip edebilecekleri bir site. Site yetkililerimiz çok ciddi bir şekilde çalışıyor. Tv programları haberler ve konserler bütün gelişmeler internet sitemde yer alacak.
 
 
Hepsi
 
Hepsi grubu yepyeni bir albümle dinleyicilerinin karşısında. Biz de kayıtlar hazır olur olmaz, ilk parçalarının video çekimlerinde de eşlik ettiğimiz grupla bir araya gelip albüm hakkında konuştuk.

ÖNCELİKLE 10+1 DURUMU VE ALBÜM HAKKINDA BİRAZ BİLGİ ALARAK BAŞLAMAK İSTİYORUM RÖPORTAJIMIZA.

Eren : Albümümüzün adı “Hepsi Şaka”, bir de “10+ 1” ama “Hepsi Şaka” olarak geçiyor. 10 tane cover ve 1 tane yeni parçadan oluşuyor. Tüm okumalarımızı çok teatral biçimde çok eğlenerek yaptık. Çok eğlenceli bir albüm oldu ve biz girip de ciddi ciddi okumak durumunda kalmadık.

Gülçin : Alt yapılar ve vokallerin armonik yapısı da çok şakacı oldu, gerçekten çok farklı bir şey yapmaya çalıştık. Çünkü cover albüm dediğinizde normaldeki, orjinal durumundan çok daha farklı bir şey yapmak gerekiyor ki yeni bir şey yapmış olun. Biz de böyle yapmaya çalıştık.

Eren : Bu albümümüzde genelde tüm kayıtlarımızı Ender Akay ve Sunay Özgür ile beraber yaptık. Cover albüm derken ufak değişikliklerle yaparak yeni bir albüm oluşturmadık, köklü değişiklikler ile yepyeni parçalar yaptık. Genelde hep esprili sözleri olan şarkıları seçtik ve okumalarımızla, tonlamalarımızla biz o esprileri daha da esprili hale getirdik.

ÖNCEKİ ÇALIŞMALARINIZ, DANS YETENEĞİNİZ VE VOKAL TEKNİĞİNİZ DÜŞÜNÜLÜNCE SİZDEN R&B SOUNDLU BİR ALBÜM BEKLİYORDUK.

Yasemin : Herkes bizden R&B albüm bekliyordu açıkçası. Biz böyle yapmadık ve Pop soundlu bir albüm hazırladık ama şarkılarımızın bir tanesi neredeyse elektronik. Farklı türlerden farklı şarkıları ki buna biraz Rock da dahil, daha popüler biçimde seslendirdik.

Cemre : Çok önemli isimlerin çok önemli bestelerini kullandık ve hiç birini öne çıkarıp da bir de bu var diyebileceğimiz bir isim olmadı. Herkesin, eser sahiplerinin hepsinin de bize destek vermesi ve “Yürüyün Kızlar” deyip destek olması gerçekten çok hoşumuza gitti. Bu albümdeki parçalar bizim çocukken dinleyip de sevdiğimiz parçalar. Cover deyince çok eskilere gidildiği de oluyor ama biz kendi çocukluğumuza gittik ve hep okumak istediğimiz parçaları okuduk. Hepsi olarak bu parçaları baştan yorumladık. Eren’in de dediği gibi sözleri de esprili olanları tercih ettik okumak istediğimiz bu parçaların arasından. Onlara kendimizden teatral yorumlar kattık ve gerçekten çok eğlenceli oldu.

Eren : Bizim yaşıtlarımız ve bizden büyüklerin de severek dinlediği parçalar bunlar zaten ama bizden küçükler için yepyeni parçalar olacak bunlar çünkü onların bilmediği şarkılar. Biz de bu sebepten dolayı bir çok kesime hitap edeceğini düşünüyoruz “Hepsi Şaka”nın.

ALBÜMÜN SOUNDU HAKKINDA BİLGİ SAHİBİ OLDUK, BİRAZ DA MÜZİKALİTESİ HAKKINDA İPUCU ALALIM.

Cemre : Müzikalitesi çok yüksek bir albüm oldu bu. Vokal aranjmanları olarak gerçekten çok yoğun olduğu bir albüm oldu yani bizim tahmin ettiğimizden de fazla oldu bu. Ender şöyle dedi hatta, “çok vokal aranjmanı yaptım ama 4 kız vokalle bu kadar çok vokal kaydı hiç almamıştım”. Biz de o vokaller harmanlanıp temizlendiğinde, dinlediğimizde, gerçekten tüylerimiz diken diken oldu ve en çok bunu öne çıkarmaya çalıştık. Bu bizim bir özelliğimiz ve bunu sonuna kadar kullanmalıyız diye düşünüyoruz. Canlılar çok fazla. Her parça canlı enstrumanlar ile kayıt edildi ve gerçekten çok titiz bir çalışmanın ürünü oldu bu albüm.

KAYITLAR DA ŞARKILAR KADAR EĞLENCELİ MİYDİ ?

Yasemin : “4 Peynirli Pizza”yı kaydederken Kenan’ı yakalamışken hemen kayıt edelim dedik ve şarkının stüdyo aşaması bu sebeple sabaha kadar sürdü. Biz Ozan ile “Sımsıkı”yı kaydedecektik. Kenan bize “Size şunu bir okuyayım” dedi ve bunu söyledikten sonra bizi stüdyodan sabah 6’da çıkardı. Canımızı çıkardı resmen.

Gülçin : Bir de 4 kişiyiz tabi, bu kadar uzun sürmesinde onun da etkisi var. Herkes birbirini beklemek ve dinlemek zorunda çünkü. Bu yüzden epey uzun sürüyor.

Eren : Bir de o kadar heyacanlandık ki hem Kenan hem biz. Bir an önce bu parçayı kaydedelim ve dinleyelim istedik. Bu kadar heyecanlanmışken bir şeyler çıkaralım ortaya diye, o gün o gazla “Sımsıkı”yı da yaptık “4 Peynirli Pizza”yı da yaptık ama sabah çıktık stüyodan.


Cemre : Şöyle bir şey oldu, biz bütün yaz stüdyoda Kenan’ın başının etini yedik. Parça yapıyorsun, bize yapıyorsun, parça parça parça diye. O da en sonunda Havaalanında Cemre gel bak şöyle bir şey var dedi ve biraz mırıldandı. Ben de hadi bitsin hadi bitsin dedim. Parça bittikten sonra cebinden bir kağıt çıkarıp bize mırıldandı. Şöyle bir şey olacak dedi. Sonrasında hemen stüdyoya - sabah 6’da - arkadaşlarını çağırdı ve canlı enstrümanlar ile parça kaydedildi. Biz nerede vokal yaptıysak o da yaptı. Diğer parçaların kayıtları da öyle. Ozan Doğulu ile kayıt yaparken zaten çok eğleniyoruz. Ailemizden biri ile kayıt yapıyor gibiyiz. Mustafa Ceceli ile de çalıştık. Onunla senelerdir çalışıyoruz ve o da bize bir parçamızda eşlik etti. Ender ile kayıt yaparkan ondan hepimiz adına çok şey öğrendiğimizi söyleyebilirim. Deneyim dolu bir kayıt oldu çünkü çok profesyonel bir ekip onlar. Bize çok şey öğrettiler ve bizim için sabrettiler. Albümde Onno Tunç, Şehrazat, Arto Tunç, Bülent Ortaçgil, M.F.Ö. ve Sezen Aksu gibi çok çok önemli isimler var. Bizim için de onlara layık olmak kaygısı da devredeydi. İyi bir şeyler çıkarmak çok önemliydi. Güzel tepkiler aldık hayatta olan eser sahiplerinden de. Alnımızın akı ile çıkacağımızı umuyorum.
 

 
Ece Anlı
 
İLK ALBÜMÜNÜZ “EL PENÇE” BİR SÜREDİR ÇIKIŞ ŞARKISI “BOZUK PARA” İLE GÜNDEMDEYDİ. ŞİMDİ BİZİM İÇİN BİRAZ ALBÜMDEN BAHSEDERMİSİNİZ. KİMLERİN EMEĞİ VAR KAYITLARDA ?

“El Pençe” iki yıllık uzun bir süreç sonunda ortaya çıkan bir albüm oldu. Türkiye’nin en önemli müzisyenleri ile çalışttığıma inanıyorum bu albümde. Gerçekten çok emek vererek gece gündüz kesintisiz hatta stüdyo da yata kalka çalıştığımız bir albüm oldu ama bu süreç çok da keyifliydi. Kayıtların tamamını Ozan Çolakoğlu’nun stüdyosu Sarı Ev’de tamamladım. İlk çıkış şarkım “Bozuk Para” ve ikinci klip çalışmam “El Pençe” Erhan Bayrak imzası taşıyor. Çalışmadaki tüm diğer söz ve müzikler Arkın Çelik’e ait. Bu albümde ben biraz hırsızlık yaptım diyebilirm, onun kendi albümü için hazırladığı şarkıları o mırıldanırken – ben bu şarkıyı ne güzel okurum , acaba ben mi alsam- deyip, kendi albümümde içime sinen şarkıları okuma şansını yakaldım.

İLK ALBÜM BÜYÜK BİR HEYECAN OLMALI. KAYITLAR NASIL GEÇTİ, ZORLANDIĞINIZ ZAMANLAR OLDU MU ?

Albüm hazırlıkları için geçen iki yılda, gerçeken değişik şeyler yaşadım. Bir şarkı alırsınız şarkı içinize sinmiştir ama bazen stüdyo ortamında şarkıya yabancılaşırsınız. Stüdyo ortamı değişiktir. Canlı konser etkisinde olmaz , kendinizi kısıtlanmış hissedersiniz. Dar bir oda, kulaklık, mikrofon ve siz. Bu kayıtlar benim için pek böyle olmadı ama. Çok rahattım, şarkıları üzerinde hiç bir efekt kullanmadan ,tüm o duygu yoğunluğu ile bir kere de okumuş oldum.

İKİNCİ KLİP PARÇASI İÇİN BİR ANKET YAPMIŞSINIZ. ANKETLERİN ÖNEMİ NEDİR SİZCE ?

Albümün çıkış şarkısı “Bozuk Para” oldu. “El Pençe” ise, bizim internet üzerinden yapmış olduğumuz anket sonucu karar verdiğimiz bir çalışma oldu. Dinleycilerin albüm ve klip parçaları konusundaki istekleri çok değişik ve değerli oluyor. Ben de bu şarkıları onlar için yaptığıma göre, belki de en doğrusu bu kararı onların vermesidir diye düşündüm. Ufak bir anketin ardından, ikinci video için “El Pençe” de karar kılınmış oldu. Kimseyi kırmamış oldum ve bu konuda da çok mutluyum.

“EL PENÇE” NİN VİDEO ÇEKİMLERİNDEN BAHSEDELİM Mİ BİRAZ ? İLK ÇALIŞMANIZDAN BİR HAYLİ FARKLI BİR TAVIR VAR BU VİDEODA...

Albümümün ismi de ikinci klip parçamla aynı. “El Pençe”. Video için çok keyifli bir 24 saat geçirdik. Çok eğlendik ve bu bana biraz pahalıya patladı, çünkü çekimler sonrasında çok hasta oldum. Venue Maslak klip için bize ev sahipliği yaptı. Bahattin Demirkol dekor konusunda bize çok yardımcı oldu. Her bir ayrıntı ile bir bir ilgilnedi. 80-80 m2 genişliğinde bir alana havuzlar kurduk. 18 saat boyunca bu suda kaldım, havalar çok soğuk olduğu için baya bir zorlandım ama değidi diye düşünüyorum. Klip 4 - dakika olduğu için görüntü seçmekte çok zorlandık. “Bozuk Para” da daha durağan, moda çekimlerini andıran görüntüler var. “El Pençe” de ise daha alternatif bir görüntü sağlamaya çalıştık. İnsanlar benim farklı yönlerimi görsünler istiyorum. Aldığım tepkiler de bu yönde ve çok güzel oldu.

SİZ DE FOTOĞRAF VE VİDEO SANATÇISISINIZ ASLINDA. KLİPTE MUTLAKA BİR PAYINIZ VARDIR DİYE DÜŞÜNÜYORUZ BİZ...

Evet. Yönetmenimiz Emir Khalilzadeh izleyenlerin, gördüğümüzde yabancı bir klip sanıyoruz dedikleri bir videoya imza attı. Şöyle bir şansım oldu benim şarkının söz yazarı Arkın Çelik’de çekim ekibinde fikirleri ile yer aldı ve gerçek bir ekip çalışması olmasına destek verdi bu işin. Ben de elimden geleni yaptım bu çalışma için. Üniversitede fotoğraf ve video okumamın buna büyük katkısı oldu. Her karenin seçiminde ben de ekipte yer aldım.

MERAK EDENLER İÇİN, DAHA ÇOK SEÇENEK YER ALIYOR ARTIK RESMİ WEB ADRESİNİZDE. BİR SÜREDİR TİTİZLİKLE ÇALIŞTIĞINIZI ÖĞRENDİK, İNTERNET’İN BİR ALBÜMÜN TANITIMINDAKİ ÖNEMİNE İNANIYORMUSUNUZ ?

İnternet benim için önemli bu konuda çok titiz davranıyorum. Her dakika kararlarım değişiyor ve www.eceanli.com her gün yepyeni değişikler ile güncelleniyor. Birsüre önce yeni formatı için kapanmıştı, şimdi ise çok içime sinen değşiklikler ile kullanımda. Yurt dışı gelişmelerini çok yakından takip ediyorum. Müzikte olduğu gibi, görsellikte de trendlerin nereye hareket ettiği ile yakından ilgileniyorum. İnsanların bize en çabuk ve en doğru ulaşabilecekleri yerin internet ve resmi web adresleri olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden bu işin ciddiye alınması gerektiğine inanıyorum. Sitenin bir an önce hizmete girmesi için iki web master sürekli olarak çalıştı. Dinleyicilerim ve merak eden herkes, benim her adımımı bu site üzerinden takip edebilecek. Bu siteye üye olanlar ile gerçekten sıcak bir iletişimimiz de var.

 
 
Emre Aydin
 
EMRE AYDIN SÜREKLI YOLLARDA. ALBÜM ÇIKTIĞINDAN BERI TÜRKIYE’YI DOLAŞIP BIR ÇOK ILDE KONSER VERDINIZ. ŞU SIRALAR NELER YAPIYORSUNUZ ?

Albüm çıkalı bir buçuk iki yıl oldu. Dolayısı ile de yeni albüm hazırlıklarına başlamıştık. Çok heyecanlıyız. Çok fazla konser verdiğimiz için dolayısı ile yeni şarkılarda çalmak istiyoruz. Bizi bu açıdan memnun eden bir gelişme bu. Bir taraftan konserler devam ediyor. Bir taraftan da akustik performanslar için hazırlanıyoruz. Yurt dışında da çeşitli konserler verdik. Yoğun geçiyor.


ALBÜM ÇIKARDIĞINIZ ILK GÜNLERDEN BERI, ÇOK SIK SAHNE ALARAK GENIŞ BIR DINLEYICI KITLESI EDINDINIZ. ŞIMDI YENI ALBÜM ÇALIŞMALARA BAŞLAMIŞSINIZ, BU YOĞUN KONSER DENEYIMLERININ YENI ALBÜME ETKISI NASIL OLACAK ?

Sahne tabiki başka bir şey, bir taraftan işin en zevkli tarafı diğer tarftan da yaptığınız işin geri dönüşümünü , beğenileri sahne de alıyorsunuz. En verimli gözleme yolu sahneden gözlemek bence. Dolayısı ile orada edinilen tecrübeler albüme de yansıyor. Ama sadece o tecrübeleri baz alarak bir iş yaparsam çok fazla kendim olmaz diye düşündüğüm için bunları göz önünde bulundurarak yapmak istediğim bşka bir şey vardı. O tecrubeleri o gözlemleri yapmak istediğim şeyle harmanlamaya çalışıyorum. Başka bir albüm oluyor. Birincisi akustik bir albümdü . Pop rock albümdü. Bu albüm de öyle. Birinci albümü dinleyenler için yabancılık çekmeyecekleri bir albüm olacak. Ama bir taraftan da ilk albümden farklı bir albüm. Yine bir konsept albüm olacak. Zannediyorum çalışmalarımız beş – altı ay içerisinde neticelenir.

 
Elif Turan
 
GEÇTIĞIMIZ YIL ÇIKARDINIZ ALBÜMLE, GENÇ MÜZISYENLER ARASINDA YER ALDINIZ, SIZI DAHA ÇOK JAZZ PERFORMASNLARI ILE TANIYORDUK, BIZE BIRAZ MÜZIK GEÇMIŞINIZDEN VE POP MÜZIK ALBÜMÜ YAPMA FIKRINIZIN DOĞUŞUNDAN BAHSEDERMISINIZ ?

Ben müziğe Ortaokul yıllarında başladım, oradaki müzik öğretmenimden dersler aldım ve daha sonra konservatuar ve güzel sanatlar lisesi sınavlarına girdim ama istediğim bölümü kazanamadım. Üflemeli bir enstruman olan Obua’yı çalmam istendi benden, o da çok güzeldi ama yaylı bir çalgı istiyordum. Bu nedenle İzmir Güzel Sanatlar Lisesi’ne girip 4 sene Keman, Piano ve Şan eğitimi aldım. Kafamda ise hep Jazz okumak vardı. Jazz eğitimi almak istiyordum ve bu bölüm sadece İstanbul Bilgi Üniversitesinde vardı. Sonrasında Bilgi Üniversitesi Jazz bölümünü tam burslu olarak kazanıp, İstanbul’a geldim. Bütün serüven burada başladı zaten. 6 senedir buradayım. Bu zaman zarfında çeşitli üniversitelerin müzik kluplerinde ve özel eğitim veren kurumlarda müzik öğretmenliği yaptım. Sahne çalışmalarıma sürekli olarak devam ettim ve bu sırada da çok iyi hocalar ile tanışma imkanı buldum. Tabi bu süreçte sahne de sadece Jazz söylemedim, Pop müzikte söyledim. Albüm yapma fikri kafamda hep vardı ama bu albümde Pop müzik deneyimlerimi ön plana çıkardım ve hem Türkçe hem İngilizce şarkılara yer verdiğim Disco müziği soundlu bir çalışma hazırlamayı amaçladım. Ama şarkılardan 2.si yine Jazz müzik formatında.

ALBÜMDE KI İNGILIZCE ŞARKILARA NASIL KARAR VERDINIZ ?

Yapımcım Erol Köse’nin isteği ile albüme ingilizce şarkılar koyma kararı aldık. 3 ingilizce sözlü şarkıya yer verdik ve bu üç şarkıdan ikisi benim profesyonel anlamda eğitmini de aldığım, Jazz müzik türünde.

YANI ŞARKI LISTESINDE DE YAPIMCINIZIN ROLÜ BÜYÜK. NASIL KARAR VERDINIZ ALBÜMDE YER ALACAK ŞARKILARA ?

Yaklaşık bir yıl süren bir çalışma oldu. Bu sürecin sonuna dek sürekli karar değiştirdik. Gerçekten bana uygun şarkılar olması için üzerinde çok düşündük. Sonunda bir dans albümü olmasına karar verdik. Aslında ben geçmişte dans etmeyi sevsemde,dans yeteneğim olduğunu bilmiyordum, ilk şarkının klip çekimlerinden önce keşfettik ve videoda da dans etmeye karar verdik.

ÇALIŞMA EKIBINDEN BAHSEDELIM BIRAZ. ALBÜMÜN ÇALIŞMALARINDA KIMLER ILE OTAKLIK ETTINIZ ?

Aslında çok genç bir ekiple çalıştık, bende çok gencim ve beni doğru yansıtan işleri de genç bir ekibin başaracağına inandık. Yeni jenerasyon besteci ve aranjörler yer aldı çalışmalarda. Altan Çetin’in iki şarkısı var. Çıkış parçamız Serdar Ortaç destekli bir parça. Eskilerden “Aşkın Gözü Kör”mü isimli bir de cover parça var. Sevgili Ödül Erdoğan ve Hüseyin Cebişçi genç aranjörlerimiz. Çok güzel çok taze ve enerjik bir ekiple çalıştık.

ÇIKIŞ PARÇASI “BÜYÜT İSTERSEN” IÇIN HAZIRLANAN KLIP ALBÜMÜN SOUND'UNU YANSITAN, DIKKAT ÇEKICI BIR KLIP OLDU. ÇEKIMLERDEN BAHSEDELIM MI BIRAZ ?

Dans etmeye çekimlerden 2 hafta önce karar verdik. Kısa bir hazırlık aşamasından sonra, çeşitli kareorgafiler ile dansetemeye hazırdık.Bana göre çok güzel oldu. Klibin yönetmenliğini Kubilay Kasap yaptı. Çekimler yaklaşık 24 saat sürdü. Yorucu bir gündü ama hiç düşünmeden durmadan çekimlere devam ettik. Çekilmler Kuruçeşme’de bir club’da gerçekleşti. Disco’nun neredeyse tüm mekanlarını kullandık. Kullanılan kostümler de tam anlamı ile konsept kostümler oldu. Bu video için düşünülmüş özel kostümelrdi bunlar ve Tanju Babacan tarafından hazırlandı. Şimdi ikinci klip için çalışmalara başladık. İkinci klipte yine dans edeceğim, bir süredir bunun için de eğitim alıyorum. Muhtemelen “Çık Aradan” için gelecek ve değişik dans kareografilerine yer evrilecek.
 

 
Işın Karaca
 
SON ALBÜMÜNÜZE 3 VİDEOKLİP HAZIRLADINIZ VE BAŞKA KLİP ÇEKMEYECEĞİNİZİ AÇIKLADINIZ, YENİ ALBÜM ÇALIŞMALARINIZ BAŞLADI MI?

Yeni bir albümün hazırlığı içindeyiz şu sıralar. Haliyle yine stres zamanı başlıyor. Doğum sancıları demek daha doğru olur buna. Çünkü hayatımda birşeyin hem bu kadar stres verdiği hem de beni mutlu ettiği, keyif aldığım tek bir şey olmuştu. O da oğlum. Bunun gibi birşey albüm yapmak da. Hazırlıklarımız devam ediyor.


PEKİ YENİ ALBÜMDE NASIL BİR SOUND İLE KARŞILAŞACAĞIZ? IŞIN KARACA MÜZİĞİNDE NE GİBİ DEĞİŞİKLİKLER YAPACAK ?

Yeni albümde açıkcası kendimi keşfetmem gerekti bunun da bir süreç olduğuna inanıyorum.. Erdem ile birlikte şimdiye kadar 5 parçayı hazırladık. Bu albümde tabiki sound farklılıkları da olacak. Dünya gelişiyor ve değişiyor buna bağlı olarak müzik zevkleri de farklılaşıyor. En sonunda Türkiye benim yıllardır çok sevdiğim bir müziğe de artık kulak vermeye başladı. Bana gelen maillere bakıyorum, hayranlarımın isteği, Işın Karaca daha fazla R&B parça söylemez mi şeklinde oluyor. Tabi çoğu ekliyor, “lütfen duygusal parçalarınızdan da vazgeçmeyin” diye. Hep, “acaba daha batıya yönelik şarkılar söyleseniz de, içinde bizden de birşeyler olsa” benzeri söylemler oluyor maillerde. Dinleyicilerimizin istekleri seçimlerde çok önemli, müziğimi yaparken onların isteklerine kulak vermek mecburiyetindeyim.


ALBÜMLE İLGİLİ GELİŞMELERDEN BAHSEDER MİSİNİZ BİZİM İÇİN ?

Repertuarın %80’i hazır durumda. Bu albümde senfoni orkestrası eşliğinde 2 şarkıya yer vereceğim. Ayrıca enteresan düetler de olacak. İlki Hüsnü Şenlendirici ile. Bir de Dolapdere Big Gang grubu ile yapacağımız bir çalışma yer alıyor. Benim bir şarkımı düzenlediler ve onların tarzıyla benim müziğim birleşince ortaya enteresan bir sound çıkacak diye düşünüyorum. Erdem Yörük her zamanki gibi albümün başında. Tüm müzikal işler ile o ilgileniyor. Ben onsuz bir çalışma düşünemiyorum. İnsan işinde, çalışma arkadaşları ile büyüyor. O ve ben bu hayata çok farklı yönlerden bakıyoruz ve bu farklılık birlikte ürettiğimiz müzikte yeni yollar açmamızı sağlıyor. Kardeşim Akın’ın da bana çok faydası var. Albümün prodüktörlerinden biri de o. Özellikle yabancı soundları ve müzikleri takip etmemde onun payı büyük.

Bu albüm, büyüme süreci çok güzel ve özel bir albüm oluyor benim için. Kendimi çok iyi anlattığım bir albüm. Başkalarının kılıflarını taşımak çok zordur ve bu yüzden bu albümde çok başka bir Işın Karaca ile karşılaşacaklarlar dinleyenlerim.
 

 
  sana aşığım ben  
Bugün 2 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol